NAĞME-İ AŞK YENİLENDİ VE ŞURAYA TAŞINDI.

BU SAYFALAR 2015 BAŞINDAN BERİ GÜNCELLENMEMEKTEDİR.

LÜTFEN BİZİ ARTIK BURADAN TAKİP EDİNİZ...

 

 

HÂFIZ YAŞAR OKUR

1886 - 1966

9 Şubat 1886 tarihinde İstanbul’da Samatya’daki Sancakdar Hayreddin Sâdî Dergâhı’nda doğdu. Babası aynı dergâhın şeyhi ve Meclis-i Meşâyih üyesi Rifat Efendi, annesi Ayşe Zîşan Hanım’dır. Koca Mustafapaşa Sıbyan Mektebi’nden sonra Etyemez’de Kurrâ Hakkı Efendi’den hıfza başladı. Hıfzını tamamlamasının ardından girdiği Dâvud Paşa Rüşdiyesi’nden mezun oldu. Defter-i Hâkānî Mektûbî Kalemi’ne önceleri stajyer olarak devam etti, ardından tayini yapıldı. Şehzadebaşı’nda Muallim İsmâil Hakkı Bey’in kurduğu Mûsikī-i Osmânî Cemiyeti’ne üye kaydedildi. II. Meşrutiyet’in ilânından sonra Mûsikī-i Osmânî Cemiyeti ileri gelenleriyle birlikte İttihat ve Terakkî Fırkası’nın daveti üzerine Selânik’e giderek Beyaz Kule’de konserler verdi ve orada Sanâyi-i Nefîse madalyasıyla ödüllendirildi. 14 Nisan 1914’te Muzıka-i Hümâyun’a bağlı Hânendegân-ı Hazret-i Şehriyârî bölümüne imtihanla ve mülâzım-ı evvel rütbesiyle alındı, bu görevine üç yıl sonra Sultan Mehmed Reşad’ın emriyle başmüezzinlik de ilâve edildi. Sultan Reşad’ın ölümünün ardından Sultan Vahdeddin ve Halife Abdülmecid Efendi döneminde hânendelik ve başmüezzinlik görevlerini sürdürdü. 1924’te hilâfetin kaldırılmasından sonra Ankara’da kurulan Riyâseticumhur İncesaz Heyeti’nde yüzbaşı rütbesiyle kısım muallimliğine tayin edildi. Ankara’da Mustafa Kemal Atatürk’ün takdirini kazandı; imtihanla Riyâseticumhur İncesaz Heyeti şefliğine, Atatürk’ün emriyle de binbaşılığa terfi ettirildi. 1930’da kendi isteğiyle emekliye ayrıldı ve ölümüne kadar Atatürk’ün yanında bulundu. Daha sonra İstanbul Belediye Konservatuvarı İcra Heyeti’ne tayin edildi. Atatürk’ün vefatına kadar devam eden bu vazifeden istifa ederek ayrıldı. Aralık 1931’de ezan ve kāmeti tercüme işiyle görevlendirilen dokuz kişi arasında yer aldı. 23 Kasım 1966 tarihinde İstanbul’da vefat etti ve Merkezefendi Mezarlığı’na defnedildi. Muzıka-i Hümâyun’daki görevi sebebiyle “Muzıkalı Yaşar” ve daha çok “Hâfız Yaşar” olarak tanındı.

Hâfızlığı, hânendeliği ve mevlidhanlığı ile şöhret bulan Yaşar Okur bestelediği eserlerde bu sahadaki kudretini ortaya koymuştur. Tekke hayatı içinde yetiştiğinden küçük yaşta kendini dinî mûsiki atmosferinde buldu. İçinde yaşadığı tekkenin zâkirbaşısı Aksaraylı Âmâ Hâfız Hasan Efendi’den mevlid, tevşîh, ilâhi, durak; Enderunlu Hâfız Hüsnü Efendi’den mevlid; Harbiye Nezâreti Vezne Kalemi Mümeyyizi Nakşî Efendi’den rast, nihâvend, sûzinak ve hicaz fasılları; Defter-i Hâkānî Nâzırı Ziyâ Paşa’dan nevâ ve nişâburek fasıllarını meşketmiş, ayrıca Muallim İsmâil Hakkı Bey’den aldığı klasik mûsiki dersleriyle de kendini yetiştirmiştir. Pürüzsüz tiz sesiyle şöhret bulan Hâfız Yaşar gazel formunun en büyük üstatları arasında anılır. Selânik’ten dönüşünden sonra Homocord plak şirketinin davetiyle doldurduğu elli plağın çok rağbet görmesi üzerine Lirfon, Orfeon, Odeon ve Columbia plaklarına 1000’i aşkın şarkı ve gazel okumuştur. Klasik mûsiki eserlerini okuduğu yirmi kadar plağı İstanbul Belediye Konservatuvarı (günümüzde İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı) Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Hâfız Yaşar’ın bestelerinde klasik form tekniğiyle lirik ifadenin ustaca buluştuğu görülür. Yılmaz Öztuna onun bestelediği eserlerden bir tevşîh, iki ilâhi, iki gazel, bir ninni, bir mersiye ve kırk bir şarkıdan oluşan listeyi neşretmiştir. Hâfız Yaşar’ın çeşitli dergilerde yayımlanan makalelerinin bir kısmı Atatürk’le On Beş Yıl. Dinî Hatıralar adıyla yayımlanmış (İstanbul 1962), kendi el yazısıyla bir deftere kaydettiği hâtıraları da basılmıştır (Yaşanmış Olaylarla Atatürk ve Müzik, Riyâset-i Cumhûr İnce Saz Hey’eti Şefi Binbaşı Hâfız Yaşar Okur’un Anıları: [1924-1938], haz. Halil Erdoğan Cengiz, Ankara 1993). Ayrıca İstanbul’un büyük camilerinde teravih namazı esnasında okunan ilâhilerden derlediği Ramazan-ı Şerife Mahsus Elli Yıllık Ünlü İlâhiler (İstanbul 1963) adlı bir eseri bulunmaktadır.

DÎNÎ FORMLARDA BESTELERİ

Dügah-Semâî Tevşih - Gel gülşen-i tevhîde şu bülbül gibi yâ hû

Segah-Düyek İlâhî - Dünyâya mağrûr kişi tevbeye gel tevbeye

Rast-Semâî İlâhî - Âşıkım ben yâ Resûlallah güle

Diğer bestelerinin listesi Yılmaz Öztuna'nın Türk Mûsikîsi Ansiklopedisinde görülebilir...

ARŞİVİMİZDEKİ KAYITLAR

 

GAZEL KAYITLARINDAN ÖRNEKLER